Bir Oyun Daha
OYUN
FPS Tarihinin Unutulmayan Oyunları Bölüm 1
Ayça Zaman ile first-person shooter oyunlarının geçmişine dalıyoruz. Listemizin ilk bölümüne buyrun!
"First-Person Shooter" ne demek, önce bu açıklamayla başlayalım ki, yanlış olmasın. "First Person", birincil kişi gözünden oynanan oyunlar için yapılan bir tanımlama. "Shooter" ile birleşince aksiyonu bol, namlu ucundan oyun diyarlarını birbirine kattığımız oyunların tamamına verilen genel bir kavram halini alıyor ki dünyanın en çok oynanan oyunlarının neredeyse tümü de bu türden çıkıyor.
Birincil kişi gözünden oynadığımız sürece heyecanın ne kadar had safhada olabileceğini düşünün işte, bir nevi oyunun karakteri sizsiniz ve sizin kurallarınızla işliyor bu savaş alanları.
Şanlı FPS oyunları tarihine baktığımızda ise anlatılacak çok fazla oyun var. Tarihe altın harflerle adını yazdıran ve gelecekteki oyunların gelişiminde büyük pay sahibi olan oyunlara bakmanın zamanı gelmişti artık, FPS oynayan herkesin neredeyse ilk oyunu olan Wolfenstein'la başlayalım o halde!
Wolfenstein 3D
© id Software
1) WOLFENSTEIN 3D
1992 yılında, daha hepimiz ilk bilgisayarlarımızla vakit geçirmeye başlamışken tanıştığımız oyunlardan biriydi Wolfenstein 3D. id Software firmasını aklımıza kazıyan bu oyunda amacımız Nazilerin elinde olan o şatodan çıkış yolunu bir şekilde bulmaktı. Ama o yolu bulana kadar kaç tane Alman Kurdu devirdik, kaç Nazi subayını kurşuna dizdik, hiç sormayın. Duvarları meşhurdu bu oyunun. Gizli çıkışları bulmak veya mermileri kapmak için bu duvarların arkasına geçmemiz gerekiyordu ve her duvarın önünde durup tıklamaktan bezmiştik. O yılların ilk gözbebeğiydi Wolfenstein 3D. Hala özleyeniniz varsa, iOS platformundan indirip oynayabilirsiniz. Nostalji keyfi için birebir.
2) MARATHON
Apple'ın Macintosh'larının fırtına estirdiği bir dönemde, elbette onu kullananların da tutulduğu bir oyun olması kaçınılmazdı. Bugünlerde adından Destiny sayesinde bolca söz ettiren Bungie firması, Apple dünyasında kocaman bir ilke imza atıp Marathon'u piyasaya sürdü. Sıradan bir güvenlik şefi gibi görünsek de bir uzay istasyonuna sürekli baskın yapan uzaylıları durdurmakla görevliydik. Oyunun asıl önemli noktası ise 8 kişiye kadar desteklenen multiplayer moduydu. O zamanlar multiplayer zor işti yani. Bungie de ilk "En İyi Multiplayer Oyunu" ödülünü Marathon'la elde etmişti. Seri toplamda üç oyunla devam etti.
Doom
© id Software
3) DOOM
Yıl 1993, id Software yine iş başında arkadaşlar. FPS türünün yıllarca adından bahsettirecek, önemli oyunlarından biriydi. Deniz subayıydık işte, önümüze geleni türlü türlü silahlarla devirmece oynuyorduk. "Mega Health" kavramı bile ilk kez bu oyunla anılmaya başladı. Doom'un diğer terimleriyle de FPS dünyasına katkısı asla es geçilemez. Deathmatch'lerle geçen geceleri hala anlatan bir orta yaş kesimi varsa, Doom'a çok şey borçlular. Serinin başarısı üçüncü oyunla da sürdü ve beyaz perdede de Doom adında bir filmi izleme fırsatı yakaladık.
4) DUKE NUKEM 3D
Duke Nukem 3D serinin ilk oyunu değildi ama Duke'un da kendini sevdirebilme gücüyle serinin en sevileni olmayı başardı. 1996 yılında 3D Realms ve GT Interactive işbirliğiyle piyasaya sunulmuştu. O dönemlerde bolca tepki çekmesi sebepsiz değildi: Duke, yani ana karakterimiz, serserinin önde gideniydi. Uyuşturucu, sigara, alkol – ne ararsanız tek bir adamda toplanmıştı. Bazı ülkelerde oyunun satışı bile yasaklanmıştı, düşünün içeriği... 2011 yılında yeni Duke Nukem oyunu piyasaya çıktığında ya biz yaşlanmıştık ve onu anlamıyorduk, ya da ciddi anlamda kötü bir oyun piyasadaydı. Yeni Duke'u kimse sevmedi, seri de böylelikle bitti.
Quake
© id Software
5) QUAKE
Evet, yine mikrofonun diğer ucunda id Software oturuyor ve 1997 yılında 3D kalitesiyle herkesin adını ezberleyeceği bir oyunu piyasaya sürmeye karar veriyor... Oyunun yapımcısı John Romero -ki kendisi hala 90’lı geek çocukların gözündeki efsane mertebesini korur- o dönemde John Carmack ile beraber girdikleri Quake macerasıyla büyük yankı uyandırmıştı. Öyle ki artık oyun dünyasında id Software'in en iyi FPS yapımcısı olduğuna dair hiçbir şüphe kalmamıştı. Multiplayer modları ile Doom'u hatırlatan oyun Doom kitlesini de kolaylıkla ele geçirivermişti.
6) GOLDEN EYE 007
1997 yılı, FPS döneminin altın yılıydı. Evlerinde Nintendo 64'leriyle eğlenen old school konsolseverlerin en çok oynadığı oyundu belki de Golden Eye 007. Konsol dünyasının en iyisi olduğu gibi, "Konsolda FPS oynanmaz!" diyenlerin de ilk tanıştığı FPS'ti. 007 bir yerden tanıdık geliyor mu? James Bond'un Golden Eye'ı ile iyice adından bahsettiren oyunu daha sonraları Nintendo WiiU'da da gördük.
Half-Life
© Valve Software
7) HALF-LIFE
Şu anda dijital oyun dünyasının neredeyse %80'ini elinde bulunduran, çıkardığı oyunlarla "FPS'in de hikayesi olurmuş, hem de çok güzel olurmuş!" dedirten Valve firması Half-Life'ı piyasaya 1998 yılında sürdü. Portal, Portal 2, Half-Life 2 gibi oyunlarla çok yakından tanıdığımız bir mekan olan Black Mesa laboratuvarlarında ışınlanma üzerine çalışan Gordon Freeman'i hepimiz çok sevmedik mi? Oyun dünyasının kült karakterlerinden biri olduğu gibi Valve firmasına da resmen hayat aşılayan bu oyun, o yılların en çok ödül alan oyunlarından biri olmayı kolaylıkla başarmıştı. Bir bilgi daha verelim hemen: Bizim internet cafelerin bu kadar yaygın olmasının sebebi aslında bu oyun. Oyunun Counter Strike modunu oynamamış kaç tane Türk genci var bilmiyorum ama Half-Life 2 ve firmadan çıkan diğer oyunların başarısı oyun tarihinin en iyi işlerinden biri. Half-Life 3'ü de yüzyıllardır bekliyoruz bu arada, Valve sesimizi duyar mısın acaba?
8) MEDAL OF HONOR
Kutsal Electronic Arts'ın FPS denemesi 1999 yılında öyle iddialı oldu ki Sony ile masaya oturması sonucu PlayStation'da dünya güzeli bir oyuna kavuştuk. O zamanlar hepimiz PlayStation'la yatıp kalkıyorduk zaten, birazcık tarih sevenlerimiz ise Medal of Honor'ın bu ilk oyununu oynanış olarak yetersiz bulsa da konusu İkinci Dünya Savaşı'ydı ve meraklılarının devamını deli gibi beklediği bir oyun olmuştu. Esas bombayı ise 2002 yılında Medal of Honor: Allied Assault ile patlattılar ve PC'de Medal of Honor deneyimi bambaşkaydı.
Unreal Tournament
© Epic Games
9) UNREAL TOURNAMENT
Günümüzde en çok para kazanan oyun şirketlerinin turnuva düzenlemeye müsait olan şirketler olduğunu biliyorsunuzdur. Twitch, stream ve YouTube üzerinden sürekli turnuva takibinde olan gençler Unreal Tournament'ı ne kadar biliyorlar, orası muamma olsa da turnuva kavramını hayatımıza sokan oyunlardan en önemlisiydi Unreal. Capture the Flag, Last Man Standing ve Death Match'lerin en keyiflileri Unreal'da yaşandı. Oyunun Unreal motoruyla yapıldığını ve döneme göre çok iyi grafiklere sahip olduğunu söylememe gerek var mı?
First-person shooter oyunlarının tarihinde Ayça Zaman'la çıktığımız gezintiye Çarşamba günkü ikinci bölümle devam edeceğiz. 2000'li yıllarla birlikte Halo, Call of Duty, Crysis, Battlefield ve daha fazlası listemize girecek!
