Alexander Hleb'in Arsenal günleri.
© GettyImages
Futbol

Anadolu Kulüplerinin En İyi Yabancı Futbolcuları

Ülkemize uğrayıp, dört büyükler dışında forma giyen en kaliteli 16 isim OffSite'ta!
Yazar: Mustafa Demirtaş
6 dakikalık okuma itibarıyla yayında
Bazen Anadolu takımlarının forması altında öyle yabancı futbolcular izledik ki, her biri aslında büyükler için de biçilmiş kaftandı. Kader onlara böyle bir fırsat sunmuştu ve onlar da oynadıkları dönemde belirgin bir iz bırakmayı başardılar.
Bu ay OffSite'ta Anadolu kulüplerinde forma giyen en iyi yabancı oyuncuları andık. Listedeki isimleri görünce “Sahiden böyle bir adam vardı!" diyeceğine eminiz.
Not: Seçimi yaparken dört büyüklerde hiç forma giymemiş, sadece Anadolu kulüplerinin formasıyla hafızalarda kalmış oyuncuları dikkate aldık.
*İlk olarak Ekim 2016'da yayınlanan bu yazı güncellenmiştir.

Vagner Love, Alanyaspor

Listemize Süper Lig'in son gol kralıyla başlayalım. Vagner Love'un başardığı şeyin değerini en güzel şekilde gol krallığındaki rakibi Cenk Tosun'un şu sözlerinde görebiliyoruz: "Anadolu takımında gol kralı olmak inanılmaz zor bir iş!" Gerçekten Love, geçmişiyle transfer olan bir oyuncu gibi gözükse de büyük fark yarattı ve takımını Emre Akbaba'yla birlikte alt basamaklardan kurtardı.

Samuel Eto’o, Antalyaspor

Listeye en bilindik, en güncel isimlerden biriyle başlayalım. Real Madrid, Barcelona, Inter gibi devlerde forma giydikten sonra ülkemizde Antalyaspor formasını giyen Samuel Eto’o, hiç de öyle beklenildiği gibi “emekli hayatı” yaşamadı. Takımını sahiplendi ve harika maçlar çıkardı. Hatta oynadığı bir sezonun sonunda peşine Beşiktaş’ı taktı…

Tjiani Babangida, Gençlerbirliği

1996 Olimpiyat Oyunları ve 1998 Dünya Kupası’nda Nijerya’nın en dikkat çekici oyuncularından biri olan Babangida, sadece yarım dönem Ankara ekibinde kiralık olarak forma giymiş ama o süre bile adını hafızalara kazımaya yetmişti… Özellikle Gençlerbirliği’nin İnönü’de Beşiktaş’a üç attığı maçta harikalar yaratmıştı. Seri stili ve çabukluğuyla Overmars’a benzetilirdi. Yukarıdaki videoda parladığı Ajax formasıyla attığı en güzel goller izlenebilir.

Serginho Chulapa, Malatyaspor

80’lerin sonunda, Malatyaspor’un Gallo ve Eder’le birlikte patlattığı üç Brezilyalı transfer bombasının kahramanlarından biri de Serginho’ydu. Aynı zamanda en heyecan verici isim de bizzat kendisiydi. Çünkü 1982 Dünya Kupası’nda Socratesli, Zicolu Brezilya’da bile forma giymiş, hatta turnuvada iki de gol atmıştı. Yaşı ilerlemiş olduğundan çok fazla iş yapamamış olsa da sırf ismiyle bile iz bırakmayı başarmıştı.

Artim Şakiri, Malatyaspor

Sadece kısa bir dönem formasını giydiği Malataspor'un değil, aynı dönemlerde Makedonya milli takımının da her şeyiydi, gerçek bir maestroydu Artim Şakiri. Robben tarzı stiliyle, topla içeri kat eder ve sol ayağıyla çok etkili paslar, şutlar çıkarırdı. Duran topların da usta ismiydi, hatta yukarıdaki videodan (gol anı için süre 0:40'a getirilebilir) izlenebileceği üzere İngiltere’ye kornerden gol atmışlığı bile vardı.

Tomasz Zdebel, Gençlerbirliği

Ankara’da görülmüş bir Roy Keane diyebiliriz aslında ona. Bitmeyen enerjisi, orta sahadaki sert futbolu, rakiplerini bıktırırcasına bırakmadığı mücadelesi… Ayrıca uzaktan etkili şutlar da çıkarabiliyordu Tomasz. Gençlerbirliği’nden sonra Bundesliga’da da forma giydi.

Theofanis Gekas, Samsunspor - Akhisar – Konyaspor – Eskişehirspor

Fazla söze gerek yok, tescilli gol makinesi… Yunan golcü Gekas, çok kısa zamanda büyüklerin belalısı olmayı başarmış, hali hazırda Bundesliga tecrübesiyle de gittiği her takımda fark yaratmış bir futbolcu. Özellikle de Akhisar’da. Belki çok fazla göze hitap eden, gösterişli bir golcü değildi ama işini iyi yapıyor, yani bir şekilde gollerini sıralıyordu.

Oleg Salenko, İstanbulspor

Belki İstanbulspor coğrafi olarak Anadolu kulüplerine dahil olmuyor ama “tanım” olarak konumuza gayet uygun. O nedenle bu listede Dünya Kupası rekortmeni de olmalıydı… Cem Uzan’ın İstanbulspor döneminde van Vossen, Sergen Yalçın, Aykut Kocaman bombalarının yanında bir de '94 Dünya Kupası’nda Kamerun’a tek maçta 5 gol atarak rekor kıran Salenko vardı. Rus golcü, burada çok kısa süre forma giydi ama ciddi anlamda fark yaratmayı başarmış, yarım sezonda 11 gol atmıştı. Rekor kırdığı maçta attığı goller yukarıdaki videodan izlenebilir.

Cicinho, Sivasspor

Dile kolay, bir zamanlar Real Madrid'in "Roberto Carlos'un sağ ayaklısını bulduk!" sevinciyle transfer ettiği Cicinho, Sivasspor formasını giymişti. Brezilyalı, eski takım arkadaşı yeni hocası Roberto Carlos'un isteğiyle ülkemize gelmiş ve sağ taç çizgisinde yaptıklarıyla büyüleyerek asist krallığına oynamıştı. 

Andre Kona, Gençlerbirliği – Antalyaspor – Diyarbakırspor – İstanbulspor

100’ler kulübüne 3 gol kadar yaklaşan (resmi olarak 97 gol attı) Andre Kona’ya geldi sıra. Kongolu, özellikle de Gençlerbirliği döneminde gerçek anlamda bir fenomendi. Golün her türlüsünü atabilen, güzel adamlardandı. 10 yıl ülkemizde forma giymiş olmasına rağmen büyüklerde hiç şans bulamamış olması şaşırtıcı.

Geremi Njitap, Gençlerbirliği – Ankaragücü

Bir Anadolu kulübünden direkt olarak Real Madrid’e transfer olmasıyla, bu konuda türünün tek örneği… Elbette Geremi’nin o transferinde Toshack’ın da payı büyüktü ancak Real Madrid formasını 4 yıl giymesi, üzerine Chelsea ve Newcastle United formalarıyla Premier League sosu yapmasıyla kalitesini kanıtlamıştı. Hatta yukarıdaki videoda görüleceği üzere Drogba’dan, Lampard’dan frikikte topu alıp, çatala vuran bir adamdı. Geremi, futbol kariyerinin son dönemlerinde Ankaragücü formasını da giydi.

Franco Cangele, Sakaryaspor – Kayserispor – Elazığspor

Boca Juniors alt yapısında forma giymiş, 2003 U20 Dünya Kupası’ndaki Arjantin’de yer almış bir futbolcuydu Cangele. Oldukça da genç yaşta Sakaryaspor’a kiralık olarak transfer edilmesi, şaşırtıcıydı. Teknik kapasitesiyle, “müthiş sol ayağıyla” izlenesi oyuncular arasında çok geçmeden yerini aldı. Ağır sakatlıklar yaşamasaydı, hemen üstte izlenebilecek golden çok daha fazlasını sunabilirdi.

Majid Musisi, Bursaspor – Çanakkale Dardanelspor

2005 yılında, 28 yaşındayken aramızdan ayrılan Musisi’yi unutmak mümkün mü? 90’lı yıllarda ligimizin en klas golcülerinden biriydi aynı zamanda “timsah yürüyüşü”nün de mucidi olan Musisi. Intertoto Kupası’nda Karlsruhe’ye attığı gol sonrası imza attığı bu sevinç gösterisi, daha sonraları Bursasporlular için bir gelenek haline gelecekti. O unutulmaz gol yukarıdaki videodan izlenebilir. Ayrıca aynı golde, topu alışı, dönüşü ve son vuruşuyla da kalitesini özetliyor.

Alexander Hleb, Konyaspor - Gençlerbirliği

Arsenal, Barcelona gibi takımların formasını hakkını vererek giymiş bir isim olan Hleb, Süper Lig'i de şereflendirmişti. Üstelik iki Anadolu takımı formasıyla... Belaruslu oyuncu sadece futboluyla değil, saha dışındaki örnek görüntüsüyle de büyük iz bırakmıştı.

Pablo Martin Batalla, Bursaspor

Türkiye Ligi, dört büyükler dışında sadece bir şampiyonluk çıkardı ve o şampiyonluğun en büyük kahramanlarından biri de kesinlikle Pablo Martin Batalla’ydı. Kısa boyuna rağmen akıllı koşuları, sıçrama zamanlamasıyla attığı kafa golleri, ara pasları, atakları hem yönlendirmesi hem de bizzat bitirmesiyle İtalyanların tabiriyle gerçek bir trequartista’dır Batalla.

Darius Vassell, Ankaragücü

Belki burada çok fazla forma giymedi, dönüşü erken oldu ama transfer olduğu dönemde Ankara’ya yaşattığı heyecan yeter. Anadolu takımlarında forma giymiş en kariyerli futbolculardan biriydi. Defalarca İngiliz milli takımı formasını giymiş (İngiltere'yle attığı goller yukarıdaki videoda), Premier League’de 50’den fazla gol atmış bir futbolcuyu Ankaragücü forması altında izlemek… Futbol anılarında güzel bir yer tuttuğu kesin.
Bir de bunlar var: Lucas Zelenka, Cedric Bakambu, Edin Visca, Tita, Klodian Duro, Badou N'Diaye, Hugo Rodallega, Filip Daems, Abdülzahir el-Saka, Dimitar Ivankov